6:59 pm Siyaset

Murat Kurum’u Eleştirip Lütfi Savaş’ı Aday Göstermek

Murat Kurum’un adaylığının açıklanmasıyla birlikte CHP’ye yakın gazeteciler, haber kanalları ve kanaat önderleri büyük bir negatif söylemi devreye soktular. Propaganda aygıtı devreye girdi. Kurum’un imar affı, kentsel dönüşüm, TOKİ, deprem, askerî arazilerin ranta açılması ve Kanal İstanbul’la ilgili icraat ve sözleri kamuoyuna hatırlatıldı. Özellikle imar affı-deprem bağlantısı yüksek sesle dile getirilen bu eleştiri setinin en önemli unsuruydu. Kişi olarak Murat Kurum, zihniyet olarak ise AKP çürük binaları yasallaştırarak Şubat 2022 depremindeki kayıplarımızı arttıran imar sorunlarını derinleştirilmişti. Ayrıca bu adım sorunlu konut stoku devasa boyutlara ulaşmış İstanbul için ciddi bir risk yaratmıştı. Murat Kurum’un altına imza attığı imar affı İstanbul’un depreme hazırlanması önündeki en büyük engeldi.

Kurum’a karşı CHP propagandası aşağı yukarı bu minvalde formüle edildi. Sonra bir gece yarısı Hatay’da Lütfi Savaş’ın yeniden aday gösterildiğine tanıklık ettik hep beraber. Savaş hem AKP’de hem de CHP’de belediye başkanlığı yapmış bir siyasetçi. Hatay merkezi ve Antakya’nın harap olduğu bir felaketin ardından kamu yöneticisi olarak konumu çok tartışıldı. Ama nedense CHP politbürosu ondan vazgeçmedi. Depremden sonra biraz da kamuoyu baskısını azaltmak için bir komisyon kurdurdu Kılıçdaroğlu. Amaç, başta Hatay Büyükşehir Belediyesi olmak üzere CHP’li belediyelerin faaliyetlerini imar mevzuatı ve kent rantı bakımından incelemekti. Şu ana kadar bir rapor açıklanmadığına göre o bahsi geçen komisyonun sadece kağıt üstünde var olduğunu, CHP genel merkezinden kimsenin Lütfi Savaş’ın belediyeciliğini sorgulamadığını varsayabiliriz. Ana muhalefet partisi, yaşanan olumsuzluklar karşısında sürekli bir şekilde üst düzey kamu görevlilerini istifaya çağırdı. Ama aynı mekanizmayı kendi mensupları için kullanmadı. Savaş istifa etmedi, istifası istenmedi. Tüm bu eksiklikler karşısında kamuoyunun beklentisi en azından bir daha aday gösterilmemesiydi. Ancak o hassasiyet de gösterilmedi.

Lütfi Savaş’ın adaylığına olur veren CHP liderliği yerel seçime kadar birkaç nedenden dolayı yoğun eleştiri alacak: Her şeyden önce, artık deprem-imar meselesi üzerinden Murat Kurum eleştirisi yapmak imkansız. Bu yola girilirse “siz önce kendinize bakın” yanıtı alacak CHP yöneticileri (I).

CHP’deki yeni yönetimin belediye başkan adayı belirleme biçiminin değişimle ve demokrasiyle hiçbir ilgisi olmadığı Lütfi Savaş örneğiyle bir kez daha ortaya çıktı. CHP değişmiyor. Kılıçdaroğlu partiyi nasıl yönetiyorsa Özel de o şekilde yönetiyor. Aşağıdan yukarıya demokrasi ve ön seçim yok. Parti oligarşisi kendi iç müzakere süreci bakımından ve güç dengelerini gözeterek karar veriyor (II).

Savaş’ın adaylığıyla birlikte Hatay şimdiden kaybedilmiştir. CHP liderliği AKP’yle seçmenini korkutuyor. Ama seçmeni ciddiye almamanın elbette siyasi bir bedeli var. Hatay’da o bedel kaybedilen belediyeyle ödenecek (III).


*Yazılar, yazarlarının sorumluluğundadır, Fikirtepe‘nin kurumsal politikasını yansıtmayabilir.

Visited 110 times, 1 visit(s) today

Close