10:47 am Ekonomi

Yapay Zekanın Ekonomi Politiği

Sanayi devriminden bu yana teknolojik gelişim toplumu değiştiren birçok yeniliğe imza attı. Teknolojik gelişme ekonomiyi ve toplumu farklı derecelerde de olsa etkiledi/dönüştürdü. Yakın dönem için internet ve cep telefonun yarattığı etki yaşamın tüm alanlarında yeni tartışmalara kaynaklık etti. Psikologlar/psikiyatristler bu yeniliğin birey üzerindeki, sosyologlar toplum yönünü, iktisatçılar ekonomi üzerindeki etkisine dair binlerce makale yazdılar.  

Şimdilerde yine benzer bir dönüşüm sürecine girdik. Yeni bir teknolojik çağın (üretken yapay zeka çağı) ilk aşamasındayız. Teknoloji tarihine baktığımızda matbaadan elektriğe, içten yanmalı motordan internete kadar iz bırakan teknolojilerin örnekleri bizi çevrelemiş durumda. Teknolojik gelişmenin etkileri bazen yıllara yayıldı, bazen çok kısa sürede yaşamımızın içine daldı.  Yapay zekayı benzersiz kılan şey, topluma yayılma hızı ve ekonomileri altüst etme potansiyelinin şimdiden görülür olması.

Yapay zeka dönemine kısmen hazır giriyoruz. Çünkü internet yapay zekayla ilgili beynimizde izler bıraktı. Ekonomi yapay zekaya şimdiden görünür bir üretim faktörü gibi sarıldı. Haksız da değiller. Yapılan çalışmalar yapay zekanın yaratacağı etkileri açık bir şekilde ortaya koymakta. ABD’de yapılan bir araştırmada beyaz yakalı çalışanlara, üniversite eğitimi almış 453 profesyonele yazma işi verildi. Yarısına da ChatGPT’ye erişim imkanı tanındı. Sonuçta ChatGPT üretkenliği önemli ölçüde arttırdı. Yazma süresi yüzde 40 azaldı ve çıktı kalitesi yüzde 18 arttı.[1]

Yapay zeka; öğrenme, akıl yürütme ve problem çözme gibi davranışları, makro ekonomiyi farklı şekillerde etkileyecek. Özellikle

-Verimlilik

-İşgücü piyasası

-Kurumsal yapılanma gibi alanlarda hızla belirleyici olacak.

Yapay zekanın işgücü verimliliğini artıracağı kesin. Ancak her ülkede yapay zekanın üretim sürecinde aynı anda kullanılması pek mümkün gözükmüyor. Bunun önündeki engelleri işgücünün niteliği ve kurumsal yapılanmadaki farklılıklar olarak iki başlıkta toplayabiliriz. Beşerî sermayesi düşük ülkelerde yapay zekanın kullanımı zaman alacak. Bu da ülkelerin karşılaştırmalı üstünlükleri arasındaki ıraksamanın daha da artmasına neden olacak. Düşük nitelikli işgücünü ne yapay zekada ne de teknoloji yoğun üretimde yer alacak. Bundan dolayı da bu işgücü ancak güvencesiz ve düşük ücretli işlerde çalışabilecek.

Kurumsal yapılanmanın bir parçası olan eğitim sistemi zayıf olan ülkeler bu süreçte kendilerine yer bulamayacak. Mevcut durumda Türkiye de bu ülkelerin başında gelmekte. Eğitimin dinselleşmesi teknoloji yoğun üretimde nitelikli işgücü arzını kısıtlamakta. 2002 sonrası uygulanan diplomalı niteliksiz işgücü yetiştirme modeli daha şimdiden iflas etmiş durumda. Buna bir de kamu istihdamındaki adam kayırmacılık eklenince eğitimden ekonomiye kadar doğru kararlar alınamıyor, alınsa bile uygulanamıyor. Bundan dolayı önümüzdeki dönemde işgücünün prekaryalaşması daha da hızlanacak. Böylece sermaye sınıfının kar oranları artarken çalışan sınıf daha da fakirleşecek. Yani yapay zeka da sermayeye çalışacak.


Okuma önerisi:  Daron Acemoğlu, Yapay Zekayı Yeniden Tasarlamak: Otomasyon Çağında İş, Demokrasi ve Adalet


[1] https://www.science.org/doi/10.1126/science.adh2586


*Yazılar, yazarlarının sorumluluğundadır, Fikirtepe‘nin kurumsal politikasını yansıtmayabilir.

Visited 156 times, 1 visit(s) today

Close